Herhangi bir neden sonucunda safra kesesinin iltihaplanması, akut kolesistit olarak adlandırılır. Safra kesesinin akut iltihabının söz konusu olduğu hastalarda buna en sık neden olan faktör safra kesesi taşlarıdır. Fakat safra kesesinde taş olmayan hastalarda da iltihaplanma söz konusu olabilir.
Safra Kesesi İltihabıTedavisi Nasıl Yapılır?
Akut kolesistit hastaları genellikle teşhisin ardından hastaneye yatırılır ve gözlem altında tutulur. Safra kesesi sindirim sisteminin bir parçası olduğundan oral beslenmenin kesilmesi safra kesesinin dinlenmesine yardımcı olacaktır. Bu nedenle hastalarda yatış sürecinde intravenöz (damar yoluyla) olarak sıvı ve besin gereksinimi karşılanır. Yaşanan karın ağrılarının azaltılabilmesi ve enfeksiyonla mücadele amacıyla ağrı kesici ilaçlar ile antibiyotik uygulamaları genellikle önerilir. Kolesistitin tekrar etmesi halinde hekimler tarafından genellikle cerrahi operasyon yardımıyla safra kesesinin alınması önerilir. Günümüzde gelişen tıbbi teknolojilerle birlikte bu operasyonlar, uygun hastalarda laparoskopik olarak (kapalı yöntemle) uygulanır. Fakat bazı hastalarda safra kesesinin durumu ve hastanın anatomik yapısına bağlı olarak açık operasyonların da yapılması gerekebilir. Safra kesesinin alınması ameliyatı kolesistektomi olarak adlandırılır.
İnsanlarda safra kesesi olmadan da besinler normal şekilde sindirilebilir. Safra kesesi alınmış olan hastalarda safra ince bağırsağa doğrudan ulaşır. Fakat vücudun buna alışabilmesi açısından 2-3 ay boyunca az yağlı bir beslenme programının uygulanması gerekmektedir. Ardından ek hastalıkları olmayan bireylerde normal beslenme düzenine geçilebilir.
Tedavi sürecine ek olarak akut kolesistitten korunmaya karşı da birtakım önlemler alınabilir. Fazla kilolu olmak ve obezite akut kolesistit konusunda bir risk faktörüdür. Bu nedenle kilolu bireylerin ideal kilosuna ulaşması, sağlıklı ve dengeli bir beslenme programı uygulaması hem akut hem de kronik kolesistit gelişme riskini önemli ölçüde azaltır. Hızlı kilo kayıpları da safra kesesi hastalıklarını tetikleyebildiğinden zayıflama süreci bir diyetisyen gözetiminde kişiye özel hazırlanmış beslenme programları ile bilinçli olarak sürdürülmelidir. Aynı zamanda yüksek kolesterol değerlerine sahip olan bireylerde diyet ve hekim tarafından önerilmesi halinde kolesterol düşürücü ilaçların kullanımı ile kolesistit gelişme ihtimali azaltılabilir.