Tam da bu günlerde gündeme alınması gereken bir konudur Zuruf meselesi. Fındık hasadından sonra patozdan arta kalan yüzbinlerce ton fındık zurufu ve yine bu günlerde sahillerimize vuran milyonlarca ton deniz yosunu atık olmaktan çıkarılıp ekonomi ve ekosisteme mutlaka geri kazandırılmalıdır.
Fındık zurufu ve deniz yosununu ekonomiye kazandırma yolu: Karadeniz Bölgesinde 500 bin ton fındık rekoltesinden arta kalan 200 bin ton fındık zurufundan, bir milyon ton solucan gübresi üretilebilir ve 3-4 milyar TL kazanabiliriz. Mineral madde yönünden son derece zengin olan yosun ve fındık zurufunun solucan gübresine katılması hem fındıkta ürünü arttıracak hem de çevreci bir bitki besleme maddesi olacaktır.
Karadeniz Bölgesinde yılda yaklaşık 200 bin ton çöpe giden fındık zurufundan solucan gübresi üretilmesiyle hem ürün artışı olacak hem de çevreci bir bitki besleme maddesi kazanılmış olacaktır. Bölgemizde fındık sezonu bitince gerek anayol ve gerekse köy yollarının kenarlarında, yığınla fındık zurufu görmekteyiz. Fındık zurufu değersiz bir çöpmüş gibi çevreyi kirletecek şekilde bırakılmaktadır (Fiziksel ve görüntü kirliliği). Oysaki fındık zurufunun tarımda kullanılması ve bu şekilde ekonomiye kazandırılması önemlidir. Kısaca bir hesap yapacak olursak bölgemizdeki fındık üretimi ortalama 500 bin ton civarındadır. Bu üretimden yaklaşık olarak 200 bin ton zuruf elde edilmektedir. Elde edilen bu 200 bin ton zuruf her yıl zayi olmaktadır. Hâlbuki bu ürünün tarımda kullanılması ve bu şekilde ekonomiye kazandırılması son derece önem arz etmektedir. Son zamanlarda siyah altın olarak bilinen ürün artırıcı özelliği ve diğer pek çok faydası olan solucan gübresi akla gelen ilk ve en önemli değerlendirme yöntemlerinden olabilir. Bu amaçla pek çok faydası olduğu bilinen solucanlara verilen mamaya bitkisel materyal olarak katılarak değerlendirilmesi çevre sağlığı ve benzeri pek çok açıdan önem arz etmektedir. Eğer bu zuruf solucan mamasına yüzde 20 oranında katılırsa (yani yüzde 80 hayvan gübresi ve yüzde 20 fındık zurufu) yaklaşık olarak bir milyon ton solucan gübresi üretilmektedir. Bir milyon ton solucan gübresi de ortalama kilogramı 3-4 TL’den 3-4 milyar TL gibi önemli bir miktara tekabül etmektedir ki bu da zayi olan fındık zurufunun ekonomiye kazandırılması anlamına gelmektedir. Kısacası 200 bin ton fındık zurufundan bir milyon ton solucan gübresi üretip, 3-4 milyar TL kazanabiliriz.
Diğer taraftan;
Solucan gübresi için deniz ve iç sularda yosun çiftlikleri kurulabilir
Diğer taraftan solucan gübresinin deniz yosunları ile zenginleştirilmesi de yine aynı şekilde önem arz etmektedir. Bu şekilde her yıl sahillerimize vuran milyonlarca ton yosun da değerlendirilerek ekonomiye kazandırılacaktır. Yine bu yosunlarda solucan mamalarına %10-20 gibi oranlarda ilave edilebilir. Tabi ki karaya vuran yosun materyalinin miktarı milyonlarca ton olduğundan zuruf için yaptığımız parasal hesabın onlarca ve hatta yüzlerce kat daha fazlası ortaya çıkacaktır. Dahası bu durum yosun çiftliklerinin kurulmasını teşvik edecek ve yosun çiftliklerinin yanında ekonomik değeri yüksek diğer bir ürün olan midye, istiridye ve deniz salyangozu polikültür olarak yetiştirilecektir. Yosun, deniz salyangozu, midye ve istiridye yetiştiriciliğinin diğer bir önemli etkisi de denizin temizlenmesi olacaktır. Çok iyi bilinmektedir ki; bu canlılar suyu süzerek beslendikleri için bulundukları ortamı temizlemektedir (Mesela bir midye veya istiridye günlük yaklaşık 30-40 litre suyu süzmektedir). Karadeniz'in kirlilik durumu göz önüne alındığında bunun ne kadar önemli olduğu bir kez daha anlaşılmaktadır. Daha da önemlisi mineral madde yönünden son derece zengin olan yosun ve fındık zurufunun solucan gübresine katılması hem ürünü arttıracağı gibi hem de doğrudan ve ya dolaylı olarak çevreci bir bitki besleme maddesi olacaktır. Sağlıklı bir çevre ve insan için bu uygulamalar son derece önemlidir. Netice itibariyle sağlıklı toprak, deniz ve su; sağlıklı ürünler demek, sağlıklı ürün de sağlıklı insanlar ve gelecek nesiller demek. Diğer taraftan tüm bu anlatılan faaliyetler; yani zuruf uygulaması, yosun, deniz salyangozu, midye ve istiridye çiftlikleri, yosundan solucan gübresi üretim tesisleri vs. binlerce işsize istihdam sağlayacağı gibi ülkemiz ekonomisine de çok önemli katkılar sağlayacaktır. Özetle; Üretim, üretim, üretim ama tabi ki geri dönüşüm, çevre ve insan sağlığı ön planda tutularak.