Alemde okunmayı bekleyen ne kadar da çok kitap var. Acaba okumaya hangilerinden başlamak gerek? İslam’ın ilk emridir OKU. Okumak hayatı, varlığı, alemleri, kendimizi, evreni okumak. Düşünerek ve en önemlisi de anlayarak okumak , anlamlandırmak ve idrak etmek.
Okuyarak, düşünerek, anlayarak buluruz Rabbimizi. Onu hakkıyla anlamak, O'nun oku dediğini okumaktan geçer. O varoluşun anlamını özetlediği kitabı Kur'anı; iyiyi kötüden, doğruyu yanlıştan, hakkı batıldan ayırt etmemizi sağlayan Furkan’ı, okumamızı ister. En güzel sözün sahibidir O.
"İlim, ilim bilmektir, ilim kendin bilmektir. Okumaktan mana Hakkı bilmektir, ne için okudun bilmezsen bir kuru emektir" diyen Yunus ne güzel vurgular işin özünü. Okumaktan kastedilen Hakkı bilmektir. Kendini bil ki böylece Rabbini bul ve onu bil. Amaçsız, sıradanlaşmış okumalar değil, derinlikli, anlama ve hayata geçirme eksenli okumalar gereklidir. Yunus Emre; Hakkı bil Haktan ayrılma, insan-ı kamil ol, ibadeti ihmal etme, kulluğunla mağrur olma, hayır olarak yaptıklarınla yetinme mesajı verir. Bunların da ötesinde insanların gönüllerine gir, kalpleri kazan, asla kalp incitme der. Okumanın kişiyi imana, idrake, ibadet ve taate, samimiyete, içtenliğe, kardeşliğe ve ahlaki duyguları içselleştirmeye götürmesi gerektiğini ifade eder.
İnsan kendine bakmalı, kendini de okumalıdır. En güzel biçimde yaratılan, diğer yaratılmışlara üstün kılınan, halifelik makamı verilen , nice güzellikler bahşedilen insan, iyi anlaşılmalıdır. Beden ve ruhtan oluşan insanın bir sıvı parçası iken halden hale geçirilerek, dünyaya gelişi, gelişimi, hayat evreleri, bütün ihtişamıyla okunması ve anlaşılması gereken konulardır.
Okunacak en güzel kitaplardan biri de kainat kitabıdır. Yeryüzü, gökyüzü, denizler, dağlar, nehirler, tabiat; bütünüyle en güzel sanatkar olan Rabbimizin eseridir. Mevsimleri, galaksileri ve bunların üzerinde tesis ettiği düzeni, çeşit çeşit hayvanatı ve bitkileri ile nice ibretler vardır bu yaratılışta.
Kainatı, içindeki ilahi sırları sezerek okumak; ancak gönül basireti ile mümkündür. Gözün amalığı değildir, görmeye engel olan, kalbin amalığıdır. Onun içindir ki, Rabbimiz kullarını gaflet uykusundan uyandırmak için Ayet-i kerime de şöyle buyurur: Yeryüzünde gezip dolaşmadılar mı ki, düşünecek kalpleri, işitecek kulakları olsun. Çünkü gerçekte gözler değil, göğüslerdeki kalpler kör olur. (Hac Suresi 46. ayet)
Kainat kitabının satırlarını iyi okuyalım. O satırlar Yüce Rabbimizin son mesajının satırlarıdır. Açıp okuyalım okunacak kitapları. Esere bakarak ilahi müessiri, sanata bakarak gerçek sanatçıyı okuyalım. Beka aleminde Rabbimizin huzurunda bir araya getirileceğimizi unutmayalım. Her daim bu bilinçle ifa edelim kulluğumuzu ve her daim zikredelim yüce Rabbimizi. Hakkın zikriyle ruhlarımız huzur bulsun, hafiflesin yüklerimiz.
Cumanız mübarek olsun dostlar…….