Tiryakioğlu Hacı Hafız Halil’inde dahil olduğu, Bölük Komutanı, Yüzbaşı ve 17 nefer arkadaşları, Rus askerlerinin avcı hattına yatarak saklanarak, tepeyi geçiyorlar ve pusuya yatıyorlar. Bu durumdan habersiz olan Türk neferleri ve Yüzbaşı Bölük Komutanlarının emriyle aşağı dönerken Rus Birliği arkaya doğru ateş açarak kaçmakta ve kendilerine yeni bir siper hattı ararken, Türk bölüğünün yanlış ateşiyle Ali Onbaşı vuruluyor. Ali Onbaşı’nın yanına Hacı Hafız Halil ulaşıyor.
Batum Türklerinden olan Ali Onbaşı ‘Beni Ruslara bırakmayın kanım, canım vatana helal olsun’diyerek Hacı Hafız Halil Efendi’ye beni vur diyor. Hacı Hafız Halil Efendi canı yalnız Allah alır diyor. O sırada Bölük Komutanı da oraya ulaşıyor. Devamlı ateş hattında olan Türk askerleri Ali Onbaşı’yı daha uygun bir yere alıyorlar.
Bölük Komutanı ve 13 asker yoldayken etrafları sarılıyor ve makineli tüfek yuvasının karşısına düşüyorlar. Yüzbaşı, ‘Tüfek mekanizmalarını sökün toprağa gömün, tüfeklerinizi sağlam teslim etmeyin.’ diyor ve sap çıkamayacaklarını düşününce teslim çağrılarına uyuyorlar.
Türk Bölük Komutanının boynundaki dürbünü Rus Subayı alıyor ve karşılığında para veriyor. Türk Subay parayı kabul etmiyor. Bu duruma Rus Subay şaşırıyor ve dürbünü iade ederek Türk Subay’a selam duruşuna geçiyor. Türklerin silahlarını topluyorlar. Bölük Komutanı Hacı Hafız Halil Efendi de dahil 14 kişi kurşuna dizilmeye gideceklerini sanarak birbirleriyle helalleşiyorlar. Kurşuna dizilmeyi bekleyen Türk neferlerini trene götürüyorlar ve neferler trenle üç gün gidiyor. Gittikleri bölgede onları toprak ağalarına veriyorlar ve böylece artık esirlik dönemi başlıyor.
Orada üç seneyi aşkın domuz sürüsü güdüyorlar. Bu bölgede Ermenilerin tek düşündükleri Türk soyluları kesip öldürmek.
Hacı Hafız Halil Efendi’nin hizmet ettiği köy ağasının 5-6 bin dönüm arazisi var. Hacı Hafız Halil Efendi’nin yanında yine Dereli Erinmez yöresinden Veli dayı var. Veli dayı da onlarla beraber esir düşenlerden. Esir olarak köy ağasının çiftliğinde çalıştırılıyorlardı. Nüfus kaydında 01.07.1880 olarak gözüken ve 12.11.1961 yılında vefat eden, Hacı Hafız Halil o dönemin eğitim durumuna göre, Rüştiye Eğitimi de almıştır.
İstanbul, Fatih’te Din üzerine Yüksek Eğitim alırken savaşın çıkması üzerine yine Bulancaklı Topal Hafız’la beraber gönüllü olarak, Kop Dağları’nda buluşmuştur. Rusya’da Bolşevik İhtilali çıkınca ve esaret altında bulunurken toprak ağaları onları kendilerini ihtilalcilere karşı korumak için silahlandırıyor. Yine yanlarında beraber esir düşen Göreleli bir arkadaşı olmak üzere Giresunlu silahlı olarak bir plan ve program hazırlıyorlar. Geceleri 3 hemşehri köy dışında silahları ile seri ateş açıyorlar.
Giresunluların Allahuekber yürüyüşü – VI
29 Ocak 2023, Pazar - 13:29