Değerli olmak, başkalarından farklı olmaktır. Birisine değer vermek ona önemli ve özel olduğunu hissettirmek demektir. Değerli olmak, özlenmek, önemli olduğunu hissetmek insanı iyileştiren bir davranıştır. Bu davranışın iyileştirirken aynı zamanda olgunlaştıran da bir yönü vardır.
Hayatımızda, bizim için özel insanlar vardır. Onlar olmadan hayat tatsız, tuzsuz bir yemeğe benzer. Bazı insanları Allah yaratılıştan değerli kılmıştır. Ayetlerde anlatmış, yanlış davranışları, geçmiş milletlerden örnekler vererek açıklamıştır bizlere. Rabbimiz bir konuyu çok fazla açıklıyorsa eğer bu konunun önemli, anlaşılması gereken bir konu olduğunu gösterir. İşte kadına verilen değer, annelik, kadının insan olarak erkekten farklı olmadığı, üstünlüğün ancak takvada olduğu Kuranı kerimde defalarca anlatılmaktadır. Kadına hiç değer verilmeyen bir toplumda Kuran bu konudaki bütün tabuları yıkmıştır. Kadının tıpkı erkek gibi Allahın kulu olduğu, iki tarafın diğerine insan olarak hiçbir üstünlüğünün olmadığı açıkça anlatılmaktadır. Kadın ve erkeğin birbirine eş kılınması Allahın varlığının delillerinden sayılmıştır.
Peki durum böyle iken neden bugün bizler hala kadın haklarından bahsetmek zorundayız? Neden hala kadınlara ikinci sınıf insan muamelesi yapıyoruz? Neden hala kadın mı üstün erkek mi üstün gibi kısır tartışmalara giriyoruz? Rabbimizi anlamıyor muyuz yoksa söyledikleri işimize gelmediği için kulak ardı mı ediyoruz?
Kitabımızın kadın konusunda söyledikleri açıktır dostlar. Kadın erkekle beraber bir bütünü tamamlayan diğer yarıdır. Kadın olmadan erkek, erkek olmadan kadın yarımdır, eksiktir.
Birbirimizin eksiğini tamamladığımızda mükemmel bir yapı çıkar ortaya, AİLE.
Kadın narindir, hassastır. Sevilmeye, yaratanın kendisine verdiği değeri hissetmeye muhtaçtır. Eğer sevildiğini, değer verildiğini hissederse, ömrünü verir. Erkek güçlüdür, güven vermelidir sevdiklerine.
Kadın ve erkek bir araya gelip aile yuvasını kurduklarında, çok güçlü bir yapıyı oluştururlar. İki tarafta birbirine emanet edilmiştir Yüce Allah tarafından. Kimse kimsenin malı değildir. Kimse kimsenin namus bekçisi de değildir. Kadın da namusunu korumakla, erkekte namusunu korumakla mükelleftir.
Yaratan güzel yaratmıştır kadını. Özel yaratmıştır. Ruhuna naifliği, letafeti koymuştur efendimizin ifadesiyle kadın kristal gibidir. İncitmemek, kırmamak için gayret göstermek gerekir. Kadın tatlı dil , güler yüz gördüğünde aynı şekilde karşılık verecektir. Allahın verdiği değeri görse kadın, başka hiçbir şeye ihtiyaç duymayacaktır.
Hep konuşulur kadın hakları diye. Dinimize göre insan hakları kavramı daha kuşatıcı bir kavramdır. Erkek ne ise ne kadar hak sahibi ise kadın da o kadar hak sahibidir. Bunun tartışılacak bir tarafı da yoktur aslında. Her hakkı sahibine teslim etmek, yaşantısını haklarına göre dizayn etmekte vazifemizdir. Artık konuşmaktan öte geçmek, Allahın verdiği değeri kadınlarımıza hissettirmek zorundayız.
Kadın olmadan hayat olmaz. İncitmeden kırmadan kristalleri, baş tacı edelim Allahın kadın kullarını. Bakın hayat nasıl da güzelleşecek kendiliğinden.
Değer vermek ve değer verilenlerden olmak duasıyla.
Hayırlı cumalar dostlar.
DEĞER GÖREBİLMEK
01 Mart 2024, Cuma - 10:15