2019’da petrol, doğalgaz ve kömür ithalatına 41 milyar 184 milyon dolar harcandığını kaydeden Tanrıseven, yenilenebilir enerji üretimin artmasıyla enerjide dışa bağımlılığın da azalacağını kaydetti.
Ankara Üniversitesinde doktora, İngiltere’nin Lancaster Üniversitesinde doktora sonrası araştırma başta olmak üzere 20 yıldan bu yana enerji ve çevre bilimleri alanında akademik çalışmalar yapan Vali Yardımcısı Tanrıseven, yaptığı açıklamada, Türkiye’nin doğalgaz ve petrolde önemli ölçüde dışa bağımlı olduğunu belirtti.
Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu’nun (EPDK) verilerine göre, 2019 yılında Türkiye’nin petrol, doğalgaz ve kömür ithalatına 41 milyar 184 milyon dolar harcadığını belirten Tanrıseven şunları kaydetti:
“2000’li yıllardan bu yana enerji tüketimi artan Türkiye, kullandığı doğalgazın yüzde 99’unu, petrolün ise yüzde 94’ünü ithal ediyor. Pandemi ile birlikte enerji tüketimi yavaşlama eğilimine girdiyse de Uluslararası Enerji Ajansı ile Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığınca orta ve uzun vadede Türkiye’de enerji tüketiminin artması öngörülüyor.
Dünyanın en büyük 20 ekonomisi arasında yer alan Türkiye, ihtiyacı olan enerji kaynaklarının yüzde 72,4’ünü ithal ediyor. İhtiyacı olan enerjinin yüzde 27,6’sını üreten Ülkemizin zengin yenilenebilir enerji kaynakları var. Uluslararası Enerji Ajansının verilerine göre, Hidroelektrik, rüzgâr, güneş, jeotermal ve dalga enerjisi gibi yenilenebilir enerji kaynakları bakımından Türkiye’nin potansiyeli, Avrupa Birliğinin toplam yenilenebilir enerji kaynaklarının yüzde 13’üne denktir.”
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığının 2023 hedefinin, Türkiye’nin toplam enerji ihtiyacının yüzde 30’unu yenilenebilir enerji kaynaklarından üretmek olduğunu belirten Dr. Hasan Tanrıseven şunları söyledi:“Enerji Üretiminde yenilenebilir enerjinin payının artması, hem çevreye duyarlı enerji üretimi sağlayacak hem de enerjide dışa bağımlılığımızı ve ithalata ayrılan döviz miktarını azaltarak ekonomimize önemli katkı sağlayacaktır.
“Paris İklim Anlaşması önemli bir adım”
Paris İklim Anlaşmasına ilişkin Kanunun TBMM tarafından kabul edilmesi önemli bir merhaledir. Türkiye İklim değişikliği konusuna hızlı bir giriş yaptı. Ülkemiz, Paris Anlaşmasını imzalamakla kalmayarak, Çevre ve Şehircilik Bakanlığının ismine iklim değişikliğini de ekleyerek bu konuda kararlılığını gösterdi.
“Afetlerin sebebi iklim değişikliği”
Geçen yıl Giresun’da, bu yaz Batı ve Doğu Karadeniz’de yaşanan sel felaketleri, Akdeniz ve Ege’de yaşanan orman yangınlarının başlıca sebepleri arasında iklim değişikliği ve küresel ısınma geliyor. Fosil kaynaklar olan doğalgaz, petrol ve kömür yerine çevreye duyarlı yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanılması iklim değişikliğinden kaynaklanan sorunların önüne geçmek için de önemli bir adım olacaktır.
Enerji konusu, uluslararası ilişkiler, politikalar ve ekonomik stratejiler açısından anahtar bir role sahip. Türkiye, Dünya doğalgaz ve petrol rezervlerinin üçte ikisinden fazlasına sahip olan Ortadoğu, Kafkaslar, Orta Asya ve Rusya’ya komşu. Ülkemiz, dünyanın en büyük enerji üreticisi olan ülkeler ile en büyük enerji ithalatçısı ve tüketicisi olan Avrupa Birliği arasında bir köprü, enerji üssü olabilir. Eşsiz jeopolitik konumun iyi değerlendirilmesi ile hem Türkiye’nin stratejik önemi artacak hem de Ülkemize önemli bir döviz girdisi sağlanacaktır.