Manevi, İlkeli ve Liyakatli Diyanet ve Vakıf Çalışanları Sendikası (Mil-Diyanet Sen) Giresun İl Başkanı Celalettin Ocak, Ramazan ayı dolayısıyla bir basın açıklaması yaptı. Başkan Ocak, Bu yıl Ramazan ayına farklı bir burukluk içerisinde girdiklerini, ülkenin deprem ve afetlerle sarsıldığını ifade etti. 

Dayanışma ayı Ramazan’ın bu yıl daha özel bir anlamı olduğunu vurgulayan Ocak, “Depremin meydana geldiği ilk günden itibaren devlet, sivil toplum kuruluşları ve hayırsever milletimiz bütün imkânlarını seferber etmiş, fedakâr insanımız, arama kurtarma çalışmalarına, insani yardım faaliyetlerine ve manevi destek hizmetlerine kadar her alanda canla başla mücadele etmiştir. Milletimiz, darda kalan kardeşlerimizin yardımına koşmuş, yaralarımız el birliğiyle sarılmaya çalışılmıştır. Rahmân’ın hayır ve bereket kapısına sığınarak, sonsuz kudret sahibinin yardım ve inayeti talep edilmiş, kulluğun bir gereği olarak, ilahi rahmet rüzgârlarının sıkıntılarımızı dağıtması, gönüllerimizi feraha, huzur ve sükûna kavuşturması için tek yürek dua ve niyaza durulmuştur.” ifadelerine yer verdi.  

Yardım faaliyetlerinin hız kesmeden devam ettirilmesi gerektiğini belirten Ocak, “Şimdi ise, rahmet ve mağfiret ayı Ramazan’ı fırsat bilerek yardımlaşma, dayanışma ve paylaşmayı zirveye çıkarma zamanıdır. Çünkü yardımlaşma ve paylaşma, mümin ahlakının en belirgin özelliğidir. İnsanı değerli kılan ve hayatı güzelleştiren en büyük imkândır. Huzurun kaynağı ve kardeşliğin en sağlam teminatıdır. Tüm bu yönleriyle iyiliği hayata egemen kılan yardımlaşma ve paylaşma ahlakı, zor zamanların üstesinden gelebilmenin de en güçlü yoludur. Özellikle insanlığın en zor zamanları olan afet dönemlerinde maddi ve manevi yaraları tedavi edecek en etkili ilaçtır.” dedi. 

Afetlerin ilk gününden itibaren gösterilen yüksek duyarlılık ve özverinin zayıflatılmaması gerektiğini belirten Ocak, şunları kaydetti: “Büyük afetler dolayısıyla yardımlaşma seferberliğinde bir duraksamaya ve zayıflamaya izin verilmemelidir. Acının değdiği tüm yürekler teskin oluncaya ve teselli buluncaya, akan gözyaşları dininceye, çevremizde tek bir muhtaç kalmayıncaya, ihtiyacı olan tüm mağdurlar normal hayatlarına dönünceye kadar yardım faaliyetleri hız kesmeden devam etmelidir. Maddi yardımların yanında duygulara eşlik etmek ve dualarda buluşmak da ihmal edilmemelidir.  

Umuyoruz ki, böylesine mübarek ve samimi duygular bu Ramazan hayatını sımsıkı sarsın ve yaralı yürekler, dayanışma ve paylaşma ilacıyla yeniden imar edilsin. Yardımlaşma ve dayanışma seferberliği devam etsin. Hüzne gark olan haneler ve tarihe acıklı hatıralar kaydeden şehirler en güçlü şekilde imar edilsin. Yüce Allah, yardımlaşan ve samimiyetle fedakârlık yapan kullarının imkânlarını genişletsin, infaklarını bereketlendirsin, kardeşlik bağlarını güçlendirsin, yüreklerini birbirlerine kenetlesin ve onları dünyada ve ahirette aziz ve bahtiyar eylesin.       

Bu vesileyle buruk ve yaralı yüreklerle idrak ettiğimiz Ramazan-ı Şerif’in, acılarımızın teskinine ve başta ülkemiz olmak üzere İslam coğrafyasının huzur ve selametine, bütün insanlığın barış ve hidayetine vesile olmasını Yüce Rabbimden niyaz ediyorum.”