Ustasının dükkanını kapatacağını öğrenen Haluk Kemal Yücesan, 40 yaşında çırak olarak bıçakçılık mesleğine başladı. Yücesan, geçmişi yüzyıllara dayanan Giresun bıçakçılığı mesleğinin son temsilcileri arasında yer alıyor.
Giresun’un Sokakbaşı mahallesinde yöresel Giresun bıçağı üreten Haluk Kemal Yücesan, yüzlerce yıllık geçmişe sahip mesleğin son temsilcilerinden biri. 1999 yılında Marmara Depremi'nden sonra memleketi Giresun’a yerleşen Yücesan, 21 yıldır büyük bir özveriyle mesleğine devam ediyor. Ustasının “Çavuş Ömer” lakaplı Ömer Saraçoğlu olduğunu belirten Yücesan, “Ustamın babası Temel Saraçoğlu, bu mesleği Rum kökenli Anton Usta'dan öğrendi” dedi.
Giresun’un bıçakçılık kültüründe önemli bir yeri olduğunu ifade eden Yücesan, Mustafa Kemal Atatürk’ün “Diğer insanlar silahlarını alsın, Giresun uşakları bıçaklarını alıp gelsin” dediğini hatırlatarak “Aslında bıçakçılık mesleği aklımda olan bir şey değildi. Ama bir aşinalığımız var tabi. Çünkü yaşadığımız şehir Giresun bana göre bıçak kültürünün en yüksek olduğu illerden biri. Benim çocukluğumdan beri çakı bıçağı da dahil el yontması ile kendi oyuncaklarımızı kendimiz yapıyorduk. Onun içinde irili ufaklı bıçaklar gerekiyordu. Ya çakı bıçağı ya da bel bıçakları kullanıyorduk ya da av bıçakları. Sadece benim için geçerli değil Giresun’da yaşayan tüm insanların belinde ve cebinde olan bir şeydi. Yani hep bıçaklarla haşır neşir büyüdük” diye konuştu.
“Kim yapacak ki..."
Rahmetli Ustası Çavuş Ömer’in mesleği devam ettirecek kimsenin olmaması nedeniyle dükkânı kapatacağını öğrendiğinde mesleğe başladığını belirten Yücesan, “Ustam olan 'Çavuş Ömer' lakaplı Ömer Saraçoğlu, benim eniştemin babasıydı. Dükkanının önünde onunla karşılaştım. Biraz sohbet ettik. Mesleğin artık bittiğini, çünkü artık herkesin bu tür meslekleri yapmadığını, yapamadığını özellikle bıçakçılık mesleğinin Çin malı bıçaklar çıktıktan sonra fabrikasyon bıçaklar çıktıktan sonra çok satılmadığını, masrafı karşılamadığını söyleyerek dükkânı kapatacağını söyledi. 'Kim yapacak ki' dedi. 'Ben yaparım' dedim. 'Yapabilir misin' dedi. Bunu söylediğimde 40 yaşındaydım. Öğretebilir misin dediğimde yarın sabah gel, dedi. Böylelikle mesleğe adım attım” ifadelerini kullandı.
Aynı zamandan Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından 2010 yılında “Somut Olmayan Kültürel Miras Taşıyıcısı” olarak onay alan Haluk Kemal Yücesan, Giresun’a ait yaklaşık 10 çeşit bıçak yaptığını belirtti. Tamamen el üretimi olarak bıçak yaptığını söyleyen Yücesan, diğer şehirlerden gelen talepler nedeniyle Giresun bıçaklarına vakit ayıramadığını söyledi.
"Lahana bıçağı, pancar-dible bıçağı, kanun bıçakları, Giresun Saldırması..."
Yücesan “Giresun’a ait geleneksel bıçaklarımızı yapmakta zorlanıyoruz. Sebebi de insanlar sipariş bıçak istiyor. Bıçak meraklıları çok sağ olsunlar onların sayesinde ayakta duruyoruz. Ama ben istiyorum ki sadece Giresun’a ait yöresel bıçakları üreteyim. Lahana bıçağı, pancar-dible bıçağı, kanun bıçakları, Giresun Saldırması sadece onları satmak istiyorum ama yeterli gelmiyor. Tamamen elle yapıyoruz. Ama tabi topraktan demiri çıkarıp çeliğe dönüştürmüyoruz. O kadar da değil. Hammaddeyi dışarıdan alıyoruz ama çelik haline biz getiriyoruz” dedi.
Bıçak üretimi konusunda destek verilirse Giresun bıçağının tanıtımına büyük katkı sunabileceğini belirten Yücesan, “Bunu çok anlamda üretip insanlara sunarsak Giresun bıçağını dünyanın en meşhur bıçağı yapabilirim. Yeter ki yerel yönetimler bana ön ayak olsun. Gelsin yardımcı olsunlar ben bu işi geliştireyim. Bana çalışan tahsis etsinler, yer tahsis etsinler. Göstereyim, öğreteyim ayrıca bir bıçakçılık sektörü olsun. Sadece bıçak değil, Giresun çok ilginç sanatkarları var. Bizim Kazancılar diye bir çarşımız vardı. Oradaki sanatkarların bir bölümü hala duruyor. Ama kıyıda köşede sağda solda. Kendi çapında üretmeye çalışıyor. Bakırcılık işi Giresun’da çok iyiydi, harikaydı. O tür değerlerin yaşatılması taraftarıyım açıkçası. Yaşayan sanatkarların değerlendirilmesi gerekiyor. Sanatkarları bulup geleceğe taşımak gerekiyor. Bu konuda yardımcı olmaları bizim en büyük beklentimiz” ifadelerini kulandı.
Her şey ustasının "Kim yapacak ki" sözüyle başladı
21 Mart 2021, Pazar - 12:42