Giresun merkeze bağlı Çaykara Köyü’nde yaşayan ve çocuk yaşlarda geçirdiği skolyozu hastalığı sonucu engelli yaşamak zorunda kalan 21 yaşındaki Esin Kara hobi olarak başladığı amigurumi bebek (örgü bebek) ve takı tasarımlarını geçimini sağladığı meslek haline getirdi.
Engelli olduğu için yaşamının çoğunu evde geçirmek zorunda kalan Esin Kara, birkaç yıl önce internet üzerinden eğitim videoları izleyerek tığ ve iplikle öğrenmeye çalıştığı hobisini meslek haline getirdi.
Evinde çoğu zamanını hobilerine harcayan Kara, işaret ve ortaparmağı ile avuç içine sıkıştırdığı tığı kullanarak kendi hayal dünyasının ürünü olan oyuncak bebeklerle, kolye, bileklik, küpe ve benzeri ürünler yapıp satışa sunuyor.
Kara, emek vererek hazırladığı ürünleri ağırlıklı olarak, oluşturduğu sosyal medya hesabı üzerinden satıyor.
Kara, yaptığı açıklamada, hobi olarak başladığı amigurumi bebek yapımı ve takı tasarımı sayesinde aile ekonomisine azımsanmayacak düzeyde katkıda bulunduğunu söyledi.
Tığ ve iplikle bir ürün ortaya koymaktan büyük bir keyif aldığını kaydeden Kara, “Vaktimin büyük bölümünü elişi yaparak geçiriyorum. Çocukluk yaşlarımdan itibaren başlayan hastalığım nedeniyle engelli olarak yaşıyorum ama bunu hiç sorun etmedim. Hep hayatın içinde olmaya gayret gösterdim. Köyde yaşadığım için dışarı çıkıp gezme imkanım yok aynı zamanda solunum yetmezliğim de bulunmakta. Ayda bir çarşıya çıksam da çok fazla kalamıyorum. Bu nedenle çoğu zamanım evde geçiyor. Birkaç yıl önce internet üzerinden iplikle oyuncak bebek ve takı yapan eğitim videoları izlemeye başladım. Bende yapabilir miyim diye çok uğraştım ve sonunda bunu başardım. El parmaklarımı çok iyi kullanamıyor olmama rağmen bugün istediğimi yapabiliyorum. Bunu başarmak bana engellerimi unutturdu. Demek ki engel yeter ki düşüncelerde olmasın. Bir işle uğraşmak, üretmek ve bu üretim sonucu para kazanmak bana daha da güç verdi, motive etti" şeklinde konuştu.
"Yaparken mutlu oluyorum, satarken üzülüyorum”
Kara, ürettiği her oyuncak bebekte farklı duygular yüklü olduğunu aktararak, "Bir oyuncak bebeği yapmak için günlerce çalışıyorum. Kimisi ayıcık bebek oluyor kimisi penguen bebek, kimisi ise benim hayallerimdeki bebekler oluyor ama aslında her birini ayrı ayrı çok seviyorum. Beni hayata bağlayan bir meslek olsa da aslında hepsi benim bir bebeğim oluyor. Daha doğrusu yaparken ve yaptığımda çok mutlu olduğum bebeklerimi, sattığımda ise üzülüyorum. Yaptığım ürünleri “hobileriesinin” istegram hesabımdan ve kendi adıma facebook hesabı üzerinden ulaşanlara satıyorum" diye konuştu.
"Engelleri azmi ve yeteneğiyle aştı”
Anne Fatma Kara ise kızının çok azimli ve yetenekli olduğunu belirterek "Esin internet üzerinden oyuncak bebek yapmayı öğrenmeye çalışırken, ben uğraşmaması, kendisini üzüp yormamasını söylerdim. Buna rağmen azmiyle ve yeteneğiyle bu mesleği öğrendi hatta diğer kızımla bana da öğretmeye çalıştı. Esin’in yapmış olduğu oyuncak bebekleri ve takıları elleri düzgün olan birçok insan yapamıyor. Yaptığı el işleriyle kendi ihtiyaçlarını karşıladığı gibi eve de katkı sağlıyor. Kızımın tek isteği şehir merkezinde oturmak çünkü orada kendisi gibi arkadaşlarıyla buluşma zaman geçirme imkanı olacaktır" dedi.